
girmiştin ya, kanıma…

***
(1)
inanmak?
zor şu saatten sonra,
oldukça zor..
güvenmek?
şu zamanda?
gülebilmek güzel şey yine de
sevgi?
işte bu varolmaya mahkum
en az nefret kadar..
mutluluk?
garip paradoks vesselam.
insana rahat batar.
*
(2)
hayat devam eder,
sen ne yaşarsan yaşa, darbeyi neyden alırsan al
devam eder.
düşünmez, “lan dur bi bakalım, noldu buna” diye,
devam eder.
*
(3)
bi de umut var..
yani kavram olarak ‘umut’ var.
yoksa umut pek kalmadı yani..
“umut yok” diyorum ya yer yer
ilahi güç, dünyadan umut kavramını çekerse neler olabilir bi hayal edelim.
dillendirmeyelim ama edelim işte.
umut olmazsa olmaz.
umut var, yok desek de var.
*
(4)
gitmek bazen gerekliliktir
bazen zordur,
bazen kurtuluştur,
bazen umuttur,
bazen sadece bi kaçıştır,
bazen ağlatır,
bazen korkutur,
bazen yokoluştur,
bazense sadece gitmektir işte.(*)
(*:c.adrian-nereye gidiyorusun ~ “gitmek gitmektir işte, hepsi bu.)
***
sen o kadar bi’şey söylemeden gidersin ki; üstüne milyonlarca şey söylenir.